LAOKOON VE OGULLARI
- Seda DOGAN DEMIREL
- 29 Eki
- 4 dakikada okunur
Tarih: M.Ö. 1. Yüzyıl ya da M.S. 1. Yüzyılın Başları
Sanatçı: Athanadoros, Hagesandros, Polydoros
Sanat Akımı/Dönem: Helenistik
Sergilendiği Yer: Vatikan Müzesi
Acının Mermer Yüzü: Laokoon ve Oğulları'nın Rönesans'tan Günümüze Yolculuğu
Terk edilmiş ve unutulmuş birçok antik sanat eseri Rönesans döneminde tesadüfen ya da bizzat bu eserleri arayan kişiler tarafından keşfedilmiştir. Bu heykel de 1506 yılında Roma’daki Esquiline Tepesi’nde üzüm bağında çalışan bir çiftçi tarafından bulunmuştur.
Roma İmparatoru Titus’un, Roma’yı yaktığı söylenen ünlü Neron’un Altın Evi’nin üzerine inşa edildiğine inanılan sarayı, Felice de’ Freddi’nin üzüm bağının altında bulunmuştur. Yeraltında kalmış bu sarayda bulunan heykel ise Yaşlı Plinius’un Rodoslu heykeltıraşların bir başyapıtı olarak tanımladığı Laokoon ve Oğulları'dır.
Heykeli ilk görenlerden biri Michelangelo'dur. Papa II. Julius tarafından mimar Giuliano da Sangallo ile birlikte heykeli incelemesi için görevlendirilmiştir.
Julius, 16. yüzyıl İtalyan çağdaşlarının çoğu gibi, antik Yunan ve Roma sanatının bir koleksiyoncusu ve uzmanıydı. Heykeli satın aldı ve o zamandan beri eser Vatikan koleksiyonunda bulunmaktadır.
Bedenin ve Ruhun Dengesi: Acının Tiyatrosal İfadesi
Heykel, altı blok Yunan Paros mermerinden yapılmıştır ve yüksekliği 2,03 metredir. Laokoon ve iki oğlunun yılanlar tarafından acılı bir biçimde öldürülmesini tasvir eder. Üçü de çıplaktır ve kas yapıları belirgindir. Tüm antik Yunan ve Roma mermer heykellerinde olduğu gibi, bu heykelinde ilk hali boyalıydı.
Kompozisyonun merkezinde bulunan Laokoon, bükülmüş bir pozisyonda bir sunak üzerinde oturur. Yılanlardan biri kalçasına dişlerini geçirir. Laokoon acı içinde bağırırken başını geriye atar. En şiddetli acı ifadesi, yalnızca yüzünde değil, bedenin bütününde kendisini gösterir. Acı, bütün kaslarda ve sinirlerde fark edilir. Acıyla birlikte mücadele ve direniş görünür fakat öfke ifadesi görünmez.
Saçları ve sakalında bulunan derin oyulmuş bukleler bu etkileyici bir görünümü güçlendirir.
Laokoon’un iki genç oğlu onun iki yanında yer alır. Soldaki oğul daha küçüktür. Kendisini tamamen bırakmıştır ve muhtemelen ölmüştür. Sağdaki, daha büyük olan oğul, bacağına ve koluna dolanmış yılanı çözmeye çalışır. Başı babasına dönüktür, yüzünde korku ve şaşkınlık ifadesi vardır. Heykelde tiyatrosallık ve abartılı bir gerçeklik hakimdir.
Michelangelo'nun Geri Dönen Gölgesi ve Laokoon'un Gerçek Hali
Heykel eksik parçaları ile kazılıp çıkarıldığında, uzmanlar onun bir zamanlar nasıl göründüğü ile ilgili çalışmalara başlarlar. Eserin kolları ve yılanın bazı bölümleri eksik bulunmuştur.
Papa II. Julius, kentin koruyucusu ve sanatçıları da Roma geleneğinin mirasçılarıydı. Dolayısıyla gözde sanatçılarından birinin eseri tamamlaması doğal bir olaydır.
Papa, dönemin en ünlü sanatçılarından oluşan bir saray kurmuştu. Laokoon’u Felice de’ Freddi’den hemen satın alıp sarayın avlusuna yerleştirir. Eser 1510 yılına kadar parçalanmış halde kalır. O yıl yaşlı mimar Donato Bramante, önde gelen sanatçılara Laokoon’un hasarını en iyi nasıl gidereceklerini göstermeleri için meydan okur. Raphael, Bramante’nin uzak bir akrabası olarak, jüri seçilir.
Michelangelo’nun Laokoon’un sağ kolunun acı içinde geriye doğru bükülmüş olduğunu savunan görüşünü hiçe sayan Raphael, bunun yerine Jacopo Sansovino’yu kazanan ilan eder. Sansovino’nun versiyonunda rahibin kolu yukarıya doğru uzanarak dramatik bir diyagonal kompozisyon yaratır. Bu yorum, 1520–1540 yılları arasında yapılan bir dizi restorasyonda uygulanır.
20. yüzyıla kadar heykelin standart görünümü böyledir. Ancak 1906’da Roma’da bir atölyede geriye doğru bükülmüş antik bir kol bulunmasıyla tarihin ironik bir dönüm noktası yaşanır. 1942’de bu parçanın gerçekten Laokoon’a ait olduğunun doğrulanması ve yeniden heykelin üzerine takılması, Michelangelo’nun görüşünü ölümünden yüzyıllar sonra haklı çıkarır.
Truva'nın Uyarısı: Rahip Laokoon'un Trajik Kaderi
Bu efsane M.Ö. 7. yüzyıla dayanır. Laokoon'un hikayesi, Truva Savaşı'nı anlatan bir dizi destan olan Epik Döngü'nün bir parçasıdır. Günümüze yalnızca İlyada ve Odysseia ulaşmıştır, ancak diğer bölümlerden bazı parçalar günümüze gelmiştir. Laokoon, Miletoslu Arktinos'un kaybolmuş eseri İliupersis'te (Truva'nın Yağmalanması) yer alır.
Yunanlar, aşılmaz surlara sahip Truva kuşatmasını bırakmış gibi yaparak tanrılara son bir sunu olarak büyük bir tahta at gönderirler. Aslında askerlerden bazıları görüş alanı dışına saklanırken diğerleri atın içine gizlenmiştir. Atın şehre alınmasına karşı çıkan birkaç Truvalı vardır. Bunlardan biri, geleceği görebilme yeteneğiyle lanetlenmiş kahin Kassandra’dır; diğeri ise deniz tanrısı Neptün’ün (Yunanca Poseidon) rahibi Laokoon’dur.
Laokoon, ünlü sözüyle uyarır: “Yunanlardan korkarım, hatta armağan getirseler bile.”
Ancak tanrılar, savaşı Yunanların kazanmasına karar vermiştir ve bu kaderi kimsenin değiştirmesine izin vermezler. Bu yüzden tanrılar Laokoon’u susturmak için iki yılan gönderir. Denizden gelen bu yılanlar, Laokoon ve oğullarına saldırır. Üçüne de dolanır, ısırır ve önce oğullarını, ardından Laokoon’u öldürür.
Plinius ve Laokoon
Romalı aristokrat ve bilgin Plinius, Doğa Tarihi’nin ilk ciltlerini M.S. 77’de yayımlamıştır. Bu ansiklopedi, bilinen tüm bilgileri kaydetmeyi amaçlamıştır. Laokoon heykeli de bu eserde tarif edilmiştir. Plinius bu heykeli imparator Titus’un evinde gördüğü biçimiyle anlatır ve eseri Rodoslu heykeltıraşlar Hagesandros, Polydoros ve Athenodoros’a atfeder. Plinius, heykeli tüm diğer sanat eserlerinden üstün olarak över. Laokoon heykeli ile Plinius’un betimlemesi arasında, heykelin tek blok yerine birkaç taş bloktan yapılmış olması gibi bazı tutarsızlıklar bulunsa da Vatikan’daki Laokoon’un Plinius’un tarif ettiği heykel olduğu genel kabul görmüştür.
Laokoon, metinlerde sıkça yer almış olsa da sanatta o kadar popüler bir konu değildir. Fakat heykeli izleyicileri üzerinde derin bir etki bırakmıştır. Çünkü figürler hareket eder. Acı hissinin dramatik biçimde betimlenmesi, izleyici ile duygusal bir bağ oluşturur.
Kaynakça:
Vatikan Müzesi
Dr. Amanda Herring, "Athanadoros, Hagesandros, and Polydoros of Rhodes, Laocoön and his Sons", SmartHistory
Monique Webber, "Who Says Michelangelo Was Right? Conflicting Visions of the Past in Early Modern Prints', Public Domain Review
Gotthold Ephraim Lessing, "Laokoon oder Über die Grenzen der Malerei und Poesie", Project Gutenberg








Yorumlar