ILKBAHAR
- Seda DOGAN DEMIREL
- 3 gün önce
- 4 dakikada okunur
Tarih: 1480 c.
Sanatçı: Sandro Botticelli
Sanat Akımı/Dönem: Rönesans
Sergilendiği Yer: Uffizi Galeri
Botticelli'nin Primavera'sı: Esrarengiz Bir Başyapıt
Sanatçının en büyük eserlerinden biri olan İlkbahar, mitolojik figürlerin esrarengiz bir düzenlemesiyle, dünya çapında en çok incelenen Rönesans tabloları arasında yer almaktadır.
Tabloda klasik mitolojiden figürlerin bir bahçede toplandığını görürüz. Bu figürler, ilkbaharın ve aşkın filizlenmesinin bir alegorisidir. Bir portakal koruluğu içinde altı kadın, iki erkek figür ve bir Cupid (Eros) yer alır. Portakal, Medici ailesinin simgesidir. Ayrıca Floransa'da portakal, zenginliği ve refahı temsil eder. Eserin Lorenzo di Pierfrancesco de' Medici ve Semiramide d'Appiano'nun evliliği için sipariş edildiği düşünülmektedir.
Mevsimsel İlerleme: Sağdan Sola Hareket
Bazı araştırmacılar, eserin ilkbaharın bereketine dayalı bir alegori olduğunu söylemektedir. Kompozisyonun hareketi sağdan sola doğrudur. Mevsimin ilerleyişini (ilkbaharın gelişini) sağdan sola doğru betimler. Zephyrus ile erken bahar rüzgârı karaya eser, büyümeyi ve çiçekleri getirir; ortada Nisan ayı ile ilişiklendirilen Venüs bulunur. Dans eden Üç Güzeller'in ise baharın 3 ayını temsil ettiği düşünülür. En solda ise Mayıs tanrıçası Maia'nın oğlu ve baharın müjdecisi olan Merkür, yazdan önceki son bulutları dağıtır. Merkür’ün bulutları dağıtması, onun bahçenin koruyucusu rolünü de açıklar. Vergilius’un Aeneis adlı eserinde, Merkür’ün asasını kullanarak gökyüzünü temizlediği bir pasaj bulunur.
Merkezi Figürler ve Antik İdealizmin Temsili: Venüs, Üç Güzeller ve Merkür
Kompozisyonun merkezinde aşk ve güzellik tanrıçası Venüs bulunur. Tablonun koruyucu figürüdür. Kırmızı kumaşla örtülmüş mavi giysisi ile ölçülü bir zarafet sergiler. Başını yana eğmiş, giysisini toplayarak biraz kaldırmıştır. Sağ eliyle jest yaparak izleyiciyi adeta eserin içine davet eder.
Çevresindeki ağaçlar açılarak Venüs'ün etrafında yarım daire bir kemer oluşturur. Sanki başında bir hale varmış gibi görünür. Rönesans döneminde böyle bir mekanda Meryem Ana'yı görmeyi bekleriz ama Botticelli Venüs'ü resmetmiştir. Antik Yunan ve Roma kültürünün yeniden doğduğu bu dönemde bir sanatçının antik mitolojiden unsurları benimsemesi normaldir.
Eserde sadece Venüs değil pek çok antik Yunan ve Roma figürü vardır. Solda Üç Güzeller yer alır. Venüs'ün yardımcılarıdır ve genellikle ona eşlik ederler. Soldan sağa doğru, Zarafet/Neşe (Euphrosyne), Castitas (Saflık) ve Pulchritudo (Güzellik) erdemlerini temsil ederler. Üç Güzeller'in üzerindeki ince tül kumaşların saydamlığı etkileyici görünmektedir. Zarif elleri ve dans eden ayakları izleyicide bir "akış" hissi oluşturur. Üç Güzeller konusu heykeltraşlar arasında da popülerdir çünkü insan bedenini aynı anda üç açıdan gösterme fırsatı verir.
En solda haberci Tanrı Merkür bulunur. Elinde bir asa ile oldukça huzurlu bir hali vardır. Kırmızı giysili, kılıçlı ve miğferli halde, caduceus denilen asasıyla gri bulutlara doğru uzanır.
Baharın Başlangıcı: Zephyrus, Chloris ve Flora Üçlüsü
Sağda üç figür daha vardır. Batı rüzgarının tanrısı Zephyrus, Chloris adında bir periyi kaçırır. Bu sahne, Ovid'in Fasti eserinden esinlenilmiştir ve cinsel arzuyu temsil eder. Zephyrus, Chloris'i zorla ele geçirmesi, doğanın döngüsünü başlatan sembolik bir birleşme olarak yorumlanır. Onunla evlenerek bir Tanrıçaya dönüştürür. Bu eylem, dönüşüm ve üreme döngüsünün başlatıcısıdır.
Chloris'in ağzından yapraklı bir dal çıktığı görülür. Chloris'in bu birleşmenin ardından çiçek tanrıçası Flora'ya dönüşmesi, dönüşümü ve verimliliği simgeler. Flora'nın zarif kıyafetleri ve toprağa saçtığı çiçekler, evlilik sonrası beklenen üretkenliği ve bereketi ifade eder. Sanatçı izleyiciye bu dönüşümü yansıtmak istemiştir.
Flora'nın elinde çiçeklerle dolu torba vardır. Bu torbadaki çiçekleri yerlere saçmaktadır. Sonuçta Bahar, doğanın bereketidir.
Cupid'in Hedefi: Aşkın Saflık Üzerindeki Etkisi
Venüs'ün hemen üstünde gözleri bağlı figür Aşk Tanrısı Cubid'dir. Gözlerinin bağlı oluşu kalple algılamamız gerektiğini vurgular. Cubid'in oku, Üç Güzeller'den ortadaki Grace’i (Saflık) hedef almaktadır. Aşkın saflık üzerindeki etkisi, evlilikle sonuçlanır; bu tema, birçok yorumda tekrar eder.
Sanatsal Üslup ve Teknik Karakteristikler
Tabloda oldukça ayrıntılı pastoral bir manzara vardır. Eserde yer alan yaklaşık 500 adet çiçek tasvirinin en az 138 türü tanımlanabilmiştir. Detaylara gösterilen bu dikkat, sanatçının bu esere olan bağlılığını kanıtlar.
Botticelli'nin diğer eserlerinde olduğu gibi figürler uzun ve sanki havada süzülür gibi hafiftir. Rönesans sanatında alışık olmadık bir tarzdır. 15.yüzyıl sanat geleneği ile çelişir. Tablo, çizgisel perspektif üzerine kurulu değildir. Tablonun genel görünümü ve büyük boyutu, o dönemde sarayları süsleyen Flemenk "millefleur" (bin çiçekli) halıları anımsatır; bu benzerlik, eserin kompozisyonunun hâlâ Gotik tarzın izlerini taşıdığını göstermektedir.
Figürler hakkında birçok farklı yorum yapılmıştır, ancak genel olarak tablonun en azından bir düzeyde, “dünyanın yeşeren bereketinin karmaşık bir mitolojik alegorisi” olduğu kabul edilir.
Felsefi Derinlik ve İkona-Dini Yorumlar
Eserin kompozisyonunun ve anlamının oluşturulmasında Poliziano’nun katkısı olduğu düşünülür, ancak Rönesans Yeni-Platonculuğunun önde gelen ismi Marsilio Ficino da öne çıkmaktadır.
Tablonun açık anlamının ötesinde, eser aynı zamanda Yeni-Platoncu aşk anlayışının bir temsili olarak da yorumlanır. Yeni-Platoncu filozoflar, Venüs’ün hem dünyevi hem de ilahi aşkı yönettiğini ve onun klasik mitolojide Meryem Ana’nın karşılığı olduğunu savunurlar. Bu, Venüs’ün bir sunak benzeri ortamda, Meryem tasvirlerine benzer biçimde çerçevelenmesiyle ima edilir. Venüs’ün izleyiciye yönelmiş hoş geldin el hareketi, Meryem’in “Müjde” sahnelerinde Başmelek Cebrail’e yaptığı hareketle aynıdır. Bu yorum, Erwin Panofsky gibi sanat tarihçileri tarafından desteklenmiştir.
Sanat tarihçileri, bu tablonun tam olarak ne hakkında olduğunu, hangi metne atıfta bulunduğunu hala bilmemektedir. Fakat tablonun harika detayları ve güzelliği karşısında bu belirsiz konu önemini kaybetmektedir.
Kaynakça:
Le Gallerie Degli Uffizi
Dr. Beth Harris and Dr. Steven Zucker, Sandro Botticelli, La Primavera, SmartHistory
Eynav Ovadia, Flowering in the Springtime: An Iconographical Analysis of Botticelli’s Primavera, Lindenwood University
Wikipedia, Primavera (Botticelli)
Steven Pulimood, La Primavera, Britannica.com
Google Arts and Culture









Yorumlar